• 0312 837 33 33
  • bilgi@oozkturk.av.tr
BASİT YARGILAMA USULÜ

BASİT YARGILAMA USULÜ

Basit yargılama usulü, 17/10/2019 tarihli ve 7188 sayılı kanunla (Md. 23) ceza muhakemesine yeni kurum olarak dâhil edilmiştir. Uygulama CMK Md. 251’de düzenlenmiştir.

Basit yargılama usulü, iddianamenin kabulünden sonra bazı suçlarda mahkemenin takdirine bağlı olarak duruşma yapılmadan evrak üzerinde yürütülen, olağan yargılama usulünden daha hızlı ve basit bir ceza muhakemesi usulüdür. Basit yargılama usulünde mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir (1/4) oranında indirilir.

            Basit yargılama usulüne tabi suçlara bakma görevi kural olarak asliye ceza mahkemesi tarafından yerine getirilir. Çünkü bu usul kapsamındaki suçların tamamı asliye ceza mahkemesinin görevine girmektedir.

            Basit yargılama usulü kapsamında olsa bile duruşma günü 175. Maddenin ikinci fıkrası uyarınca duruşma günü belirlendikten sonra artık bu usul uygulanmaz, genel hükümlere göre yargılama yapılır.

Basit Yargılama Usulü Uygulama Alanı

 

Duruşmasız Yargılama: Basit yargılama usulünde duruşma yapılmaz, tüm işlemler evrak üzerinden yürütülür. Basit yargılama usulünün uygulanıp uygulanmayacağı kendisine kamu davası açılan mahkeme tarafından takdir edilir. Mahkeme ceza davasının özelliğine göre, iddianamedeki vakıanın hukuksal çözümünde basit yargılama usulünün daha etkili bir yol olacağı kanaatine vardığında duruşma açmaya gerek olmadan uyuşmazlığı bu usulle çözecektir.

 

Yazılı Savunma: Basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verildiği takdirde mahkemece kabul edilen savcılık iddianamesi; sanık, mağdur ve şikâyetçiye tebliğ edilerek, beyan ve savunmalarını on beş gün içinde yazılı olarak bildirmeleri istenir. Tebligatta, basit yargılama usulünün uygulanacağı ve duruşma yapılmaksızın hüküm verilebileceği hususları da belirtilir. Ayrıca, toplanması gereken belgeler, ilgili kurum ve kuruluşlardan talep edilir (CMK m.251/2).

 

Mahkemenin Hükmü: Mahkeme karar vermek için dava dosyasının özelliğine göre ilgili kurum ve kuruluşlardan toplanması gereken tüm belgeleri müzekkere yazarak toplar. Sanık, mağdur ve şikâyetçiye beyan ve savunma için verilen süre dolduktan sonra mahkemece duruşma yapılmaksızın ve Cumhuriyet savcısının görüşü alınmaksızın karar verir. Mahkeme, evrak üzerinden beraat kararı verebileceği gibi mahkûmiyet kararı da verebilir. Mahkeme, TCK m.223’te yer alan herhangi bir hükmü evrak üzerinden verebilir. Mahkeme, ceza mahkûmiyetine karar verdiği takdirde yargılama konusu suç için kanunda yer alan yaptırıma ve TCK m.61’e göre alt ve üst sınırlar arasında ceza belirlendikten sonra CMK m.223’te belirtilen kararlardan birine hükmedilebilir. Mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir (CMK m.251/3).

 

Mahkemece, koşulları bulunması hâlinde; kısa süreli hapis cezası seçenek yaptırımlara çevrilebilir veya hapis cezası ertelenebilir ya da uygulanmasına sanık tarafından yazılı olarak karşı çıkılmaması kaydıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir (CMK m.251/3).

 

Yargılamanın Duruşmalı Olarak Yapılması

            Basit yargılama usulüne tabi uyuşmazlıklarda iki halde duruşma açılarak genel hükümlere göre yargılama yapılır. Birincisi basit yargılama devam ederken ikincisi basit yargılamada karar verildikten sonra söz konusudur. İlk olarak; Mahkeme, basit yargılama usulünün herhangi bir evresinde, iddianameyle ortaya konulan uyuşmazlığın duruşma açılmaksızın çözülemeyeceği kanaatine varırsa, basit yargılama usulüne son vererek olağan yargılama usulünü uygulayabilir. Bu durum basit yargılamada hüküm verilinceye kadar her aşamada mümkündür.

İkinci olarak; Basit yargılama usulü uygulanarak verilen hükümlere karşı itiraz edilebilir. Süresi içinde itiraz edilmeyen hükümler kesinleşir (CMK 252/1).

İtiraz üzerine hükmü veren mahkemece duruşma açılır ve genel hükümlere göre yargılamaya devam olunur. Taraflar gelmese bile duruşma yapılır ve yokluklarında CMK m.223 uyarınca hüküm verilebilir. Taraflara gönderilecek davetiyede bu husus yazılır. Duruşmadan önce itirazdan vazgeçilmesi hâlinde duruşma yapılmaz ve itiraz edilmemiş sayılır (CMK m.252/2).

Mahkeme, itiraz üzerine yeniden hüküm verirken, CMK m.251 gereği basit yargılama usulüne göre verdiği hükümle bağlı değildir. Ancak, itirazın sanık dışındaki kişiler tarafından yapıldığı hâllerde CMK m.251/3 gereği yapılan 1/4 oranındaki indirim korunur.(CMK m.252/3).

İtiraz üzerine verilen hükmün sanık lehine olması hâlinde, bu hususların itiraz etmemiş olan diğer sanıklara da uygulanma olanağı varsa bu sanıklar da itiraz etmiş gibi verilen kararlardan yararlanır.(CMK m.252/4).

İtiraz üzerine duruşma açılarak yeniden hüküm kurulması halinde; bu hükümlere karşı genel hükümlere göre istinaf veya itiraz kanun yollarına başvurulabilir. İtiraz kanun yolu başvuru süresi; asliye ceza mahkemesi tarafından verilen kararın tefhim veya tebliğinden itibaren 7 gündür. İtiraza konu karar, itiraz hakkına sahip kişinin yokluğunda verileceğinden itiraz süresi de tebliğden itibaren başlar. Hangi mahkeme karar vermişse, itiraz dilekçesi de o mahkemeye verilmelidir (CMK md. 268/1). Çünkü, kararına itiraz edilen hakim veya mahkeme itirazın haklı olduğu kanaatine varırsa, talep doğrultusunda kararını kendiliğinden düzeltebilir (CMK md. 268/2).

 

Basit Yargılama Usulü Uygulama Alanı; Basit yargılama usulü, adli para cezası veya üst sınırı 2 yıl veya daha az hapis cezası gerektiren suçlarda uygulanabilir. Basit yargılama usulünün uygulanabileceği suçlar şunlardır:

Basit kasten yaralama suçu (TCK m.86/2), Kasten yaralamanın ihmali davranışla işlenmesi (TCK m.88/1), Taksirle yaralama suçu (TCK m.89/1), Terk suçu (TCK 97), Yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi (TCK m.98), Tehdit suçu (TCK m.106/1), Basit cinsel taciz suçu (TCK m.105/1), Konut dokunulmazlığının ihlali suçu (TCK m.116/1,2,3), İş ve çalışma hürriyetinin ihlali suçu (TCK m.117/1), Hakaret suçu (TCK m.125), Kişinin hatırasına hakaret suçu (TCK m.130). İbadethane ve mezarlıklara zarar verme suçu (TCK m.153/2), Güveni kötüye kullanma suçu (TCK m.155/1), Bedelsiz senedi kullanma suçu (TCK m.156), Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu (TCK m.160), Taksirli iflas suçu (TCK m.162), Karşılıksız yararlanma (TCK m.163), Bilgi vermeme (TCK m.166), Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması (TCK m.170/2), Genel güvenliğin taksirle tehlikeye sokulması (TCK m.171), Akıl hastası üzerindeki bakım ve gözetim yükümlülüğünün ihlali (TCK m.175), İnşaat veya yıkımla ilgili emniyet kurallarına uymama (TCK m.176), Hayvanın tehlike yaratabilecek şekilde serbest bırakılması (TCK m.177), İşaret ve engel koymama (TCK m.178), Trafik güvenliğini kasten tehlikeye sokma (TCK m.179/2,3), Trafik güvenliğini taksirle tehlikeye sokma (TCK m.180), Çevrenin kasten kirletilmesi (TCK m.181),

Çevrenin taksirle kirletilmesi (TCK m.182), Gürültüye neden olma (TCK m.183), Zehirli madde imal ve ticareti (TCK m.193), Sağlık için tehlikeli madde temini (TCK m.194), Bulaşıcı hastalıklara ilişkin tedbirlere aykırı davranma (TCK m.195), Usulsüz ölü gömülmesi (TCK m.196), Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan (TCK m.206), Açığa imzanın kötüye kullanılması (TCK m.209), Suçu ve suçluyu övme (TCK m.215), Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama (TCK m.216/2,3), Kanunlara uymamaya tahrik (TCK m.217), Görev sırasında din hizmetlerini kötüye kullanma (TCK m.219), Hayâsızca hareketler (TCK m.225), Müstehcenlik suçu (TCK m.226/1), Birden çok evlilik, hileli evlenme, dinsel tören (TCK m.230), Kötü muamele (TCK m.232), Aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali (TCK m.233), Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması (TCK m.234), Fiyatları etkileme (TCK m. 237), Mal veya hizmet satımından kaçınma (TCK m.240), Bilişim sistemine girme (TCK m.243/1,2,3), Kamu görevlisinin ticareti (TCK m.259), Kamu görevinin terki veya yapılmaması (TCK m.260), Kişilerin malları üzerinde usulsüz tasarruf (TCK m.261), Kamu görevinin usulsüz olarak üstlenilmesi (TCK m.262), Özel işaret ve kıyafetleri usulsüz kullanma (TCK m.264), Suç üstlenme (TCK m.270), Yalan tanıklık (TCK m.272/1), Suçu bildirmeme (TCK m.278), Kamu görevlisinin suçu bildirmemesi (TCK m.279) (Adli görevden doğan suçu bildirmeme), Tutuklu, hükümlü veya suç delillerini bildirmeme (TCK m.284), Ses veya görüntülerin kayda alınması (TCK m.286), Genital muayene (TCK m.287), Adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs (TCK m.288), Muhafaza görevini kötüye kullanma (TCK m.289), Resmen teslim olunan mala el konulması ve bozulması (TCK m.290), Başkası yerine ceza infaz kurumuna veya tutukevine girme (TCK m.291), Hükümlü veya tutuklunun kaçması (TCK m.292/1), Muhafızın görevini kötüye kullanması (TCK m.295).

 

Basit Yargılama Usulünün Uygulanmayacağı Haller

            Kanunda sayılan haller bulunması halinde basit yargılama usulü uygulanmaz.

 

a) Basit yargılama usulü, yaş küçüklüğü, akıl hastalığı, sağır ve dilsizlik hâlleri ile soruşturma veya kovuşturma yapılması izne ya da talebe bağlı olan suçlar hakkında uygulanmaz (CMK m.251/7).

b) Basit yargılama usulü, soruşturması veya kovuşturması yapılması talebe veya izne bağlı suçlar hakkında uygulanmaz. (CMK m.251/7).

c)Basit yargılama usulü, bu kapsama giren bir suçun, kapsama girmeyen başka bir suçla birlikte işlenmiş olması hâlinde uygulanmaz (CMK m.251/8).

d) 01/01/2020 tarihi itibariyla kesinleşmiş dosyalarda basit yargılama usulü uygulanmaz. (Geçici Md. 5)


WhatsApp
Hemen Ara